Merhaba! En son yazımı yayınlamamın üzerinden 2 yılı aşkın bir süre geçmiş, farkındayım. Bu süre içinde hazırladığım ancak eksikleri olduğu için yayınlamadığım yazılarım oldu; ne zaman bitirebilirim bilmiyorum ama mesela bir tanesi 4 sene önceki Moskova gezimden. Dört senedir bir Moskova yazısı çıkaramadığım için üzgünüm. İnanın fotoğrafları seçmek, düzenlemek, notlarla bir araya getirmek, yazmak silmek bir daha yazmak son derece zahmetli…
Bu yazım için beni bilgisayar karşısına oturtan ise geçtiğimiz aylarda Netflix’de seyrettiğim High Score isimli belgesel dizisi. Geçmiş bilgisayar oyunlarına hayat veren; oyunlarındaki dünyaları, karakterleri ortaya çıkaran yaratıcılar, hikayeleri ile birlikte High Score’da.
Oyunların, oyun konsollarının gelişimi, şirketlerin pazar kapmak için giriştiği yarışlar, en çok oynanacak oyunu tasarlamak, en çok satacak oyun konsolunu ortaya çıkarabilmek için verilen mücadele, yarışmalar, yarışmaları kazananlar hepsi bu dizide…
Dizide beni asıl heyecanlandıran; ilk sahip olduğumuz tv oyun konsolunu, ilk oynadığımız oyunları, karakterleri bu dizide tekrar görmek ve onların yaratıcılarını yakından tanıma fırsatı bulmak oldu. Gerçekten seyrederken büyük hayranlıkla seyrettim. Hayal güçleri öylesine gelişmiş insanlar ki, hayran olmamak mümkün değil; Space Invaders’tan Pac-Man’e, tek oyunlu oyun kartuşlarına (kasetlere), aynı oyunun yüzlerce sürümünü barındıran ve içinde milyon oyun var diye satılan kasetlere, Super Mario’dan Sonic’e bu karakterlere hayat verirken nelerden ilham almışlar, sahneleri yaratırken nerelerden esinlenmişler, Sega ve Nintendo arasındaki konsol savaşlarına, Street Fighter’a ve Final Fantasy’e kadar her şey var.
Çocukluğunuzun ya da gençliğinizin bir döneminde bu tv oyun konsollarının eski versiyonlarına yetiştiyseniz, atari salonlarında bir oyunun sonuna gelebilmek için onlarca jeton tükettiyseniz 🙂 seyretmenizi öneririm.
Yazıyı hazırlamamdaki sır aslında dizi değildi. Dizi buna vesile oldu. Dediğim gibi 4 yıldır bekleyen bir Moskova yazısı var ona da bir yerden giriş yapmak istedim. Moskova’yla ilgili paylaşacaklarım çok olduğundan bir türlü tamamlayamadığımı söylemeliyim.
Bu bir Moskova yazısı da değil tabii! Peki, Moskova bu oyunların neresinde?
İşte tam da burasında!
Museum of Soviet Arcade Machines, Sovyet Jetonlu Oyun Makineleri Müzesi, Музей советских игровых автоматов
Ne kadar aradıysam burayı anlatan Türkçe bir not bulamadım. Belki doğru kelimelerle aramadım bilmiyorum ama size burası hakkında 4 sene önce yazabilmeyi isterdim zira jetonlu makinelerde oyun oynamış, salonlarında oyun sırası beklemiş ve sıra gelince makineyi jeton manyağı 🙂 yapmış biriyseniz ve son yıllarda buradan habersiz bir şekilde Moskova’yı ziyaret ettiyseniz, yazık olmuş. 🙂
Gelin içeriden birkaç fotoğraf göstereyim.
Müzeye giriş 450 RUBLE’ydi. 2017 yılında yaklaşık 8 USD (30TL) kadar ediyordu. Giriş fiyatına 15 jeton da dahildi. Jetonlar Sovyet Rus dönemi madeni para jetonları…
Sovyet Rusya’da 1970’li yıllarda üretilmiş jetonlu oyun makinelerinin sergilendiği, sergilenmekle kalmayıp müzeye girişinizle birlikte satın almış olduğunuz jetonlarla oyunları deneyimleyebildiğiniz harika bir yer. Hem de Moskova’nın merkezinde. Yaşayan bir müze! Dijital oyunların henüz olmadığı ya da emekleme yıllarında olduğu zamanlardan gelen bu makineler sizi yıllar öncesine götürüyor.
Müzedeki bazı oyunlar : Vozdushniy Boi-Hava Savaşı, Morskiy Boi-Deniz Savaşı, Sniper, Tankodrom-Tank Yatağı/Yuvası, меткий стрелок-Doğru Nişancı gibi isimlerde… Tüfekli falan… Geyik avı var-o da tüfekli… Oyunlarda militarist bir hava var 🙂
Tabii ki bunların dışında basketbol da var -ki en çok bunu sevmiştim- yalnız olduğum için sadece oynayanları izlemiştim ama sonradan öğrendim ki isterseniz müzede çalışan biri oyunda size rakip olabiliyormuş, yalnız giderseniz aklınızda olsun.
Viraj diye bir yarış arabası oyunu var. Bir kavşağı dönüp duruyorsunuz oyunda ama manuel yani dijital bir şey yok, camın arkasında bir model araba var, sahne aynı, siz ne kadar hızlı basarsanız pedala, kavşağın etrafında o kadar hızlı dönüyor. 🙂
Magistral-Otoyol isimli bir başka yarış arabası oyunu daha var, o dijital ama 🙂 iki kişi oynanıyor, sanırım bu oyun türünün ilk denenen versiyonu.
Repka-Tarladan turp sökme oyunu var -en çok kim güç uygularsa o kazanıyor-
Ve burada tarifleyemediğim daha bir sürü oyun var.
Rusça bilmiyor olabilirsiniz, hiç önemli değil. Hepsinden güzeli, girişte size tüm oyunların, makinelerin nerede olduğunu gösteren bir harita veriyor olmaları. İngilizce bir dokümanda da oyunları anlatmışlar, şahane. Makinelerin yanında da açıklamalar mevcut. İçeri girdikten sonra tüm oyunları oynamak isteyeceksiniz, nasıl oynanacağını çözmeniz ve biraz da sıra beklemeniz gerekirse, şöyle bir yarım gününüzü ayırmanızı öneririm.
İyi eğlenceler.
Bonus
NOT:
Müzenin internet sitesi: http://15kop.ru Bu müzeden Saint Petersburg’da da varmış bu arada.
Gitmeden önce web sitesinden; adresi, çalışma gün ve saatlerini kontrol edersiniz.
Benim ziyaret ettiğim yer burasıydı: Moskova, Ulitsa Kuznetskiy Most, 12/3 строение 2